9


Heat filmini seyretmiş her bireyde olduğu gibi benim de içimde iflah olmaz bir "masa başı sohbetçisi" var. Böyle, güçlü bir karakterle karşı karşıya oturacaksın ve kendinden çok az ödün vererek çatır çatır sohbet edeceksin. Doneler, akıl oyunları falan havalarda uçuşacak. Bütün cümlelerin %1000 anlam ihtiva edecek. Mecazlar bardaktan taşacak. Bomba gibi olacaksın ya özetle. Bu aralar canım yine Heat'teki Al Pacino ve Robert De Niro arasındaki meşhur kafe sahnesinde olduğu tarzda sohbetler çekiyordu. Paylaşacak kimseyi bulamayınca buraya yazmak istedim.

Şimdi. Konumuzun adı Leonardo Di Caprio. Adamı artık hepimiz tanıyoruz değil mi? Oscar Boy. Ben de tanıyorum, hatta tuhaf ve absürt tesadüfler sonucu BAYA iyi tanıyorum. Basketbol Günlükleri'nden, özürlüyü oynadığı What's Eating Gilbert Grape'e ve tabi Inception'a, olmazsa olmaz Zindan Adası'na kadar 30 filmini seyrettim. Youtube'dan katıldığı programları izledim, Instagram'dan fotoğraflarına baktım. Hobilerini, fobilerini, sigara bağımlılığını, biraz haksızlık edildiğini düşündüğüm çıtır düşkünlüğünü vs her şeyini biliyorum. Çılgın bir Koreli bilim insanı beynimi ölçülebilir hafızaya dökebilse ve kimin/neyin ne miktarda beynimde depolandığını ölçebilseydi, temizinden 40 saat falan ham Leonardo Di Caprio görüntüsü çıkartırdı.

Velhasılıkelam, Leonardo Di Caprio'yu yolda görsem tanırım. Ancak şöyle bir sorun var ki adam benim yaşadığından bile habersiz. Hayatında görmemiş ama ben onu belki de anam-babamdan çok gördüm. Bu sapıkça bir şey ama günümüzün reel yalnızlığı galiba böyle yürüyor. Dağa bayıra isyan etmeli natürel yalnızlıktan, aşırı enformasyonlu ama bomboş bir kimsesizliğe geçiş yaptık.

Eski tür dağ-bayır yalnızlığında kendine has bir güvensizlik vardı. Şimdikinde öyle değil galiba. Aksine aşırı özgüvenli oluyorsun, çünkü hiç başkasıyla test edilmemişsin. Kimseyle sınanmamışsın henüz. Doğruların hiç eksilenmemiş, fikirlerin hiç çürütülmemiş, iddiaların hiç rezil edilmemiş. 2008'de Amerika'da patlamış Emlak Balonu (The Big Short'u taze izlemiş görmemiş örneği verdim) gibiler. Kaya gibi sağlamlar ama patlayacaklar. Patlayacağız.

Ki aslında bu blog yazısı bile yukarıdaki paragrafı doğrulayan bir şey.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

gidenlerin ve dönenlerin yolda karşılaştığı o kavşak

nane şekeri ve deniz feneri

insanın en iyi arkadaşı kendisidir.